Sitemizi kullanabilmeniz için tarayıcınızda javascriptlerin çalışmasına izin vermelisiniz. |
Tüy Yumağı tehlikelidir.
Büyük miktarlarda yutulmuş tüyler, kedinizin bağırsak yolunu tıkayabilir ve ölümcül bir tehdit oluşturabilir. Tüy yumaklarının tehlike oluşturmasını önleyecek tavsiyeleri sizlerle paylaşmak istiyoruz.
Sıklıkla fazla titiz olduğu için sürekli yalandığını gördüğünüz kediniz, biraz endişeli bir halde başını öne uzatarak birtakım garip sesler çıkararak öğürmeye başlayabilir ve uzun bir boru gibi, mamayla da karışık bir kıl topağı çıkarabilir. Bazen mutfak zemininizin ortasında ya da halınızın ortasında - bir trikobezoar görebilirsiniz. Bu genellikle kıl yumağı olarak adlandırılan, sindirilmemiş bir tomar tüydür.
Terime rağmen, deforme olmuş tüy yumakları genellikle yuvarlak değildir. Genellikle ince ve silindiriktirler, bir toptan ziyade puro veya sosis şeklindedirler, kıl yumağına bu uzatılmış şekli, içinde geliştiği veya içinden geçtiği dar yemek borusu (özofagus) tarafından verilir. Bununla birlikte, midede kalan bir tüy yumağı ise genellikle yuvarlak olur ve "bir sünger veya kıvrılmış bir çorap gibi" görülebilir.
Regürgitasyonla çıkartılan kıl yumaklarının boyutları değişkendir; genellikle kıl yumakları ortalama 2 cm uzunluğunda olmasına rağmen, 10 cm uzunluğunda ve 2-3 cm kalınlığında olabilirler. Renk, esas olarak kedinin kürkünün rengidir. Ancak renk, mamanın rengi ile koyulaşabilir veya mide salgıları ile beyazımsı köpüklü veya safra ile bulaşık yeşilimsi olabilir. Dışarı atılan madde tipik olarak hoş olmayan ama tolere edilebilir bir kokuya sahip olacaktır.
Potansiyel tehlikeler
Tüy Topları, normal bir alışkanlığın tatsız yan ürünüdür. Kediniz kendi kendini yalarken, bol miktarda gevşek kılları yutar. Bunun nedeni, dilinin yüzeyini pürüzlendiren küçük geriye eğimli çıkıntıların (papilla) tüyü boğazından aşağı ve midesine itmesidir.
Ne yazık ki, kılın ana yapısal bileşeni - keratin adı verilen sert, çözülmeyen bir protein maddesidir ve sindirilemez. Yutulan tüylerin çoğu, hayvanın sindirim sisteminden geçerek dışkı ile bozulmadan atılabilirken, bir kısmı midede kalır ve yavaş yavaş nemli bir yığın olan tüy yumağı şeklinde birikir.
Genellikle bir kedinin bir veya iki haftada bir tüy yumağı kusması alışılmadık bir durum değildir. Bununla birlikte, keçeleşmiş bir tüy demeti, yemek borusundan mideye veya mideden bağırsak sistemine giden dar sfinkterlerden geçemeyecek kadar büyürse, ciddi bir sağlık tehdidi oluşturabilir. Bir başka tehdit de, ince bağırsağa geçmeyi ve oraya sıkıca yerleşmeyi başaran bir kıl yumağı olabilir. Bu, "alışılmadık bir durum" değildir, ama "gerçekleştiğinde çok ciddidir. Cerrahi müdahale olmazsa ciddi sorunlara yol açabilir. "
Tıkanıklığın Giderilmesi
Eğer bir veya iki günden fazla yemek yemeyi reddeden veya tekrarlayan öğürmelerle tüy yumağı çıkaramayan veya gerçek kusma atakları geçiren bir kediniz varsa, gecikmeden bir veteriner tarafından muayene edilmesi gerektiğini tavsiye ediyoruz. Sık olarak yapılan bu öğürmelerin tüy yumaklarıyla hiçbir ilgisi olmayabilir. Bunun yerine başka bir gastrointestinal problemin veya astım gibi bir solunum rahatsızlığının işareti olabilir ve bu durumda tedavi farklı ve gerekli olabilir.
Bağırsak tıkanıklığının teşhisi fiziksel muayene, kan tahlilleri, röntgen, ultrason ve hayvanın tüy yumağı kusması ile ilgili hikayesi ile konulabilir. Bir tıkanıklık tespit edilirse, tüy yumağını çıkarmak için ameliyat gerekebilir. Bununla birlikte, daha sık olarak, ilk olarak tedavide tüy yumağını sindirim sistemi boyunca hareket ettirmek için bağırsak kayganlaştırıcıları ve hairball malt olarak adlandırılan macunlar kullanılabilir, ayrıca hekiminiz destek tedavi için uygun ilaçları ve/veya serumu da tedaviye ekleyebilir.
Sağlıklı ve sevgi dolu günler dileriz..
Büyük miktarlarda yutulmuş tüyler, kedinizin bağırsak yolunu tıkayabilir ve ölümcül bir tehdit oluşturabilir. Tüy yumaklarının tehlike oluşturmasını önleyecek tavsiyeleri sizlerle paylaşmak istiyoruz.

Terime rağmen, deforme olmuş tüy yumakları genellikle yuvarlak değildir. Genellikle ince ve silindiriktirler, bir toptan ziyade puro veya sosis şeklindedirler, kıl yumağına bu uzatılmış şekli, içinde geliştiği veya içinden geçtiği dar yemek borusu (özofagus) tarafından verilir. Bununla birlikte, midede kalan bir tüy yumağı ise genellikle yuvarlak olur ve "bir sünger veya kıvrılmış bir çorap gibi" görülebilir.
Regürgitasyonla çıkartılan kıl yumaklarının boyutları değişkendir; genellikle kıl yumakları ortalama 2 cm uzunluğunda olmasına rağmen, 10 cm uzunluğunda ve 2-3 cm kalınlığında olabilirler. Renk, esas olarak kedinin kürkünün rengidir. Ancak renk, mamanın rengi ile koyulaşabilir veya mide salgıları ile beyazımsı köpüklü veya safra ile bulaşık yeşilimsi olabilir. Dışarı atılan madde tipik olarak hoş olmayan ama tolere edilebilir bir kokuya sahip olacaktır.
Potansiyel tehlikeler

Ne yazık ki, kılın ana yapısal bileşeni - keratin adı verilen sert, çözülmeyen bir protein maddesidir ve sindirilemez. Yutulan tüylerin çoğu, hayvanın sindirim sisteminden geçerek dışkı ile bozulmadan atılabilirken, bir kısmı midede kalır ve yavaş yavaş nemli bir yığın olan tüy yumağı şeklinde birikir.
Genellikle bir kedinin bir veya iki haftada bir tüy yumağı kusması alışılmadık bir durum değildir. Bununla birlikte, keçeleşmiş bir tüy demeti, yemek borusundan mideye veya mideden bağırsak sistemine giden dar sfinkterlerden geçemeyecek kadar büyürse, ciddi bir sağlık tehdidi oluşturabilir. Bir başka tehdit de, ince bağırsağa geçmeyi ve oraya sıkıca yerleşmeyi başaran bir kıl yumağı olabilir. Bu, "alışılmadık bir durum" değildir, ama "gerçekleştiğinde çok ciddidir. Cerrahi müdahale olmazsa ciddi sorunlara yol açabilir. "

Eğer bir veya iki günden fazla yemek yemeyi reddeden veya tekrarlayan öğürmelerle tüy yumağı çıkaramayan veya gerçek kusma atakları geçiren bir kediniz varsa, gecikmeden bir veteriner tarafından muayene edilmesi gerektiğini tavsiye ediyoruz. Sık olarak yapılan bu öğürmelerin tüy yumaklarıyla hiçbir ilgisi olmayabilir. Bunun yerine başka bir gastrointestinal problemin veya astım gibi bir solunum rahatsızlığının işareti olabilir ve bu durumda tedavi farklı ve gerekli olabilir.
Bağırsak tıkanıklığının teşhisi fiziksel muayene, kan tahlilleri, röntgen, ultrason ve hayvanın tüy yumağı kusması ile ilgili hikayesi ile konulabilir. Bir tıkanıklık tespit edilirse, tüy yumağını çıkarmak için ameliyat gerekebilir. Bununla birlikte, daha sık olarak, ilk olarak tedavide tüy yumağını sindirim sistemi boyunca hareket ettirmek için bağırsak kayganlaştırıcıları ve hairball malt olarak adlandırılan macunlar kullanılabilir, ayrıca hekiminiz destek tedavi için uygun ilaçları ve/veya serumu da tedaviye ekleyebilir.
Sağlıklı ve sevgi dolu günler dileriz..